Zi̇na Sebebi̇yle Boşanmada Mal Paylaşımı - Av. Muhammet Akdemi̇r
Buradasınız: Anasayfa / Blog
Zina Sebebiyle Boşanmada Mal Paylaşımı - Av. Muhammet Akdemir
Zina Sebebiyle Boşanmada Mal Paylaşımı - Av. Muhammet Akdemir

Evlilik birliğinin sona ermesi durumunda, eşler arasındaki mali ilişkilerin tasfiyesi önemli bir konudur. Türk Medeni Kanunu (TMK), eşler arasındaki mal rejiminin sona erme sebeplerinden biri olan boşanma halinde, malların nasıl paylaşılacağına dair düzenlemeler içerir. Boşanma nedenleri arasında zina, özel bir öneme sahiptir ve mal paylaşımı açısından özel düzenlemelere tabi tutulmuştur.

TMK, eşlerin sadakat yükümlülüğünü ihlal eden zina fiilinin gerçekleşmesi durumunda, kusurlu eşin mal paylaşımındaki haklarının etkilenebileceğini öngörmüştür. Bu düzenleme, evlilik birliğinin temel değerlerini koruma amacını taşımakta ve sadakat yükümlülüğünün ihlalini ekonomik yaptırımlara bağlamaktadır.

Bu makalede, zina nedeniyle gerçekleşen boşanmalarda mal paylaşımının nasıl yapılacağı, yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminde zinaya bağlı özel düzenlemeler ve uygulamadaki sonuçlar ele alınacaktır.

 

Türk Medeni Kanunu'nda yasal mal rejimi ve artık değer kavramı

Edinilmiş mallara katılma rejimi

Türk Medeni Kanunu'nda yasal mal rejimi olarak kabul edilen sistem, edinilmiş mallara katılma rejimidir. Bu rejimin temel prensibi, eşlerin evlilik süresince ortak emek ve çabalarıyla elde ettikleri malların, mal rejiminin tasfiyesi esnasında eşit olarak paylaşılmasıdır.

Artık değer kavramı

Artık değer, TMK'nın 231. maddesinde tanımlanmıştır. Buna göre her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçların çıkarılmasıyla elde edilen miktardır. Eşler, kural olarak birbirlerinin artık değerinin yarısı üzerinde hak sahibi olurlar.

Evliliğin sona ermesi ve tasfiye

Evlilik birliğinin sona ermesiyle, eşler arasındaki mal rejimi de sona erer ve tasfiye süreci başlar. Boşanma, mal rejiminin sona erme sebeplerinden biridir ve tasfiyenin nasıl yapılacağı, boşanmanın hangi sebebe dayandığına göre farklılık gösterebilir.

Artık değer alacağı

Mal rejiminin tasfiyesi sonucunda, her bir eşin diğer eşten talep edebileceği artık değer alacağı hesaplanır. Bu alacak, kural olarak diğer eşin artık değerinin yarısı kadardır ve eşlerin birbirlerinden olan alacakları takas edilir.

 

Zina sebebiyle boşanma ve mal paylaşımına etkisi

Zina nedir?

Zina, evli bir kişinin eşinden başka biriyle cinsel ilişkiye girmesi olarak tanımlanır. TMK'nın 161. maddesine göre zina, kusurlu ve mutlak bir boşanma sebebi olarak düzenlenmiştir ve evlilik birliğinin temelini sarsan bir davranış olarak kabul edilmektedir.

TMK'nın 236/2. maddesinin düzenlemesi

TMK'nın 236/2. maddesinde, "Zina veya hayata kast nedeniyle boşanma halinde hakim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir" denilmektedir. Bu hüküm, zina sebebiyle boşanmalarda mal paylaşımı açısından önemli bir istisna getirmektedir.

Kusurlu eşin payının azaltılması veya kaldırılması

Hakim, zina sebebiyle boşanan eşlerden kusurlu olanın artık değerdeki payını azaltabilir veya tamamen kaldırabilir. Bu yetki, hakimin takdir yetkisi kapsamındadır ve hakkaniyete uygun kullanılmalıdır. Hakimin bu konudaki kararı, her olayın özel şartlarına göre değişebilir.

Hakimin takdir yetkisi

Hakim takdir yetkisini kullanırken, evliliğin süresi, tarafların ekonomik durumları, kusurlu eşin fiilinin ağırlığı gibi çeşitli faktörleri göz önünde bulundurur. Bu yetki, hakime somut olayın özelliklerine göre adil bir çözüm bulma imkanı sağlar.

 

Artık değer payının azaltılması veya kaldırılmasının şartları

Evliliğin zina sebebiyle sona ermesi

Kusurlu eşin artık değerdeki payının azaltılması veya kaldırılması için, boşanmanın zina sebebine dayanması gerekir. Başka bir boşanma sebebine dayanılarak verilen boşanma kararlarında, bu özel hüküm uygulanamaz. Örneğin, şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma halinde, TMK 236/2 maddesi uygulanmaz.

Eşin kusurlu olması

Artık değerdeki payı azaltılacak veya kaldırılacak olan eş, zina fiilini gerçekleştiren eş olmalıdır. Zinaya ilişkin boşanma davalarında, zina eden eşin kusurlu olduğu kabul edilir ve mal rejiminin tasfiyesi sırasında bu kusur dikkate alınır.

Hakkaniyete uygun olması

Hakimin kusurlu eşin payını azaltması veya kaldırması, hakkaniyete uygun olmalıdır. Hakim, evliliğin süresi, tarafların bu evlilik boyunca süre gelen ekonomik durumları, evliliğe ve edinilmiş mallara yaptıkları katkılar gibi faktörleri değerlendirmelidir.

  • Evlilik süresinin uzunluğu
  • Tarafların ekonomik durumları
  • Kusurlu eşin evliliğe ve mal varlığına katkısı
  • Diğer eşin kusur durumu
  • Zina fiilinin niteliği ve sürekliliği

 

Mal rejimi sözleşmesinin varlığının etkisi

Mal rejimi sözleşmesi nedir?

Mal rejimi sözleşmesi, eşlerin kanunun belirlediği yasal mal rejimi yerine, farklı bir mal rejimini seçmeleri veya yasal mal rejimi içinde bazı değişiklikler yapmaları durumunda düzenledikleri bir sözleşmedir. Bu sözleşme noterden yapılabilir.

Sözleşme ile farklı paylaşım oranları belirlenebilir mi?

Eşler, mal rejimi sözleşmesiyle artık değere katılma oranlarını değiştirebilirler. TMK'nın 237. maddesine göre, eşler artık değere katılma konusunda yasal düzenlemeden farklı bir esas kararlaştırabilirler. Bu durumda hakimin kusurlu eşin payını azaltma veya kaldırma yetkisi sınırlanabilir.

Zina halinde özel paylaşım düzenlenmesi

Eşler mal rejimi sözleşmesinde, zina sebebiyle boşanma halinde nasıl bir paylaşım yapılacağını özel olarak düzenleyebilirler. Bu durumda hakimin TMK 236/2 maddesi uyarınca takdir yetkisini kullanması söz konusu olmaz ve sözleşme hükümleri uygulanır.

Sözleşme hükümlerinin sınırları

Mal rejimi sözleşmesindeki düzenlemeler, eşlerin ortak olmayan çocuklarının ve onların altsoylarının saklı paylarını zedeleyemez. Ayrıca, boşanma haline ilişkin özel düzenlemeler ancak mal rejimi sözleşmesinde açıkça öngörülmüş olması halinde geçerlidir.

 

Uygulama ve sonuçlar

Artık değer alacağının hesaplanması

Zina sebebiyle boşanma durumunda, öncelikle her iki eşin de artık değeri hesaplanır. Daha sonra, normal şartlarda her eş diğerinin artık değerinin yarısı üzerinde hak sahibi olurken, zina sebebiyle kusurlu olan eşin payı hakim tarafından azaltılabilir veya kaldırılabilir.

Payın azaltılması durumunda hesaplama örneği

Örneğin, her iki eşin de 100.000 TL'lik artık değeri olduğunu varsayalım. Normal şartlarda, her iki eş de birbirinden 50.000 TL alacaklı olur ve bu alacaklar takas edilir. Ancak eşlerden biri zina sebebiyle kusurlu ise ve hakim bu eşin payını yarıya düşürürse, kusurlu eş diğerinin artık değerinin sadece dörtte biri (25.000 TL) üzerinde hak kazanır. Bu durumda diğer eş, kusurlu eşten 25.000 TL alacaklı olur.

Payın tamamen kaldırılması durumu

Hakimin kusurlu eşin payını tamamen kaldırması durumunda, kusurlu eş diğer eşin artık değeri üzerinde hiçbir hak kazanamaz. Örneğimizdeki durumda, kusursuz eş kusurlu eşin artık değerinin yarısı olan 50.000 TL'yi alacaklı olmaya devam ederken, kusurlu eşin hiçbir alacağı olmaz.

Katkı payı ve değer artış payı alacaklarına etkisi

TMK'nın 236/2. maddesi, sadece artık değer alacağı için uygulanır. Eşlerin katkı payı veya değer artış payı alacakları bu düzenlemeden etkilenmez. Yani, zina sebebiyle kusurlu bulunan eş, diğer eşin mallarına yaptığı katkılar veya değer artışları nedeniyle olan alacaklarını tam olarak talep edebilir.

 

Yargıtay kararlarında zina sebebiyle mal paylaşımı

Boşanma sebebinin önemi

Yargıtay kararlarında, TMK 236/2. maddesinin uygulanabilmesi için boşanma kararının zina sebebine dayanması gerektiği vurgulanmaktadır. Sadakatsizlikten kaynaklanan geçimsizlik sebebiyle boşanmalarda, bu madde uygulanmaz.

Talep olmaksızın uygulanabilirlik

Mal rejiminin tasfiyesi sırasında, eşlerden biri özel olarak talep etmese bile, hakim tarafından kusurlu eşin payının azaltılması veya kaldırılması mümkündür. Ancak uygulamada genellikle kusursuz eşin talebi üzerine bu yönde karar verilmektedir.

Hakimin takdir yetkisinin sınırları

Yargıtay, hakimin takdir yetkisini kullanırken hakkaniyeti gözetmesi gerektiğini belirtmektedir. Kusurlu eşin payının tamamen kaldırılması yerine, somut olayın özelliklerine göre belirli oranda azaltılması daha uygun olabilir.

Mal rejiminin tasfiyesinde yetkili mahkeme

TMK 236/2. maddesini uygulayacak mahkeme, mal rejiminin tasfiyesini gerçekleştiren mahkemedir. Boşanma davası sırasında, henüz mal rejiminin tasfiyesi aşamasına gelinmeden, bu konuda karar verilemez.

 

Sonuç

Zina sebebiyle boşanma, mal paylaşımı açısından özel düzenlemelere tabi tutulmuştur. TMK'nın 236/2. maddesi, zina sebebiyle kusurlu olan eşin artık değerdeki payının azaltılmasına veya tamamen kaldırılmasına imkan tanımaktadır. Bu düzenleme, evlilik birliğindeki sadakat yükümlülüğünün ihlalini ekonomik yaptırımlara bağlamakta ve kusurlu eşin mal paylaşımındaki haklarını sınırlandırmaktadır.

Hakimin takdir yetkisi kapsamında verdiği karar, her olayın özel şartlarına göre değişebilir. Evliliğin süresi, tarafların ekonomik durumları, kusurlu eşin fiilinin ağırlığı gibi çeşitli faktörler göz önünde bulundurulmalıdır.

Bu düzenleme, evlilik birliğinin değerlerini koruma amacını taşımakla birlikte, uygulamada bazı tartışmalara da yol açmaktadır. Özellikle, eşlerin emek ve çabalarının karşılığını alma hakkının bu şekilde sınırlandırılmasının yerindeliği konusunda farklı görüşler bulunmaktadır.

Sonuç olarak, zina sebebiyle boşanmalarda mal paylaşımı, diğer boşanma nedenlerine göre farklı sonuçlar doğurabilir ve kusurlu eşin ekonomik haklarını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu nedenle, boşanma davalarında, boşanma sebebinin doğru tespit edilmesi ve mal rejiminin tasfiyesi aşamasında bu sebebin dikkate alınması büyük önem taşımaktadır.

 

Akdemir Hukuk

Akdemir Hukuk Büromuz, aile hukuku alanında uzman bir ekiple hizmet vermektedir. Boşanma ve mal paylaşımı davalarında müvekkillerimize kapsamlı hukuki destek sunuyoruz. Kartal/Soğanlık İstanbul'da bulunan ofisimizde her türlü aile hukuku sorunuyla ilgili danışmanlık hizmeti sağlıyoruz.

Daha detaylı bilgi almak ve hukuki danışmanlık için İstanbul Kartal/Soğanlık'ta bulunan Akdemir Hukuk Bürosu'nu ziyaret edebilir veya 0 505 589 86 36 numaralı telefondan iletişime geçebilirsiniz. Aile hukuku alanında uzman büromuz, sizlere hukuki destek sağlamaya hazırdır.

 

Detaylı Bilgi İçin Hemen Bizi Arayın

WhatsApp İletişim

0 505 589 86 36